Size iyi gelen insanları bırakmayın...
Adı mühim değil, gönlüyle müsemma, şefkatiyle müstesna, nadide insanlardır onlar.
Az bulunur, çok aranır...
Güldüğünde yüzünüzde güller açtıran, viranede olsanız da sarayda
hissettiren, acıtmayan, yaralarınızı kanatmayan dost gülücüklü dost
bakışlı iyilik timsalidir her biri. Ve hep gülümseten, adı bile
aklınıza geldiğinde, huzur veren, sevgi kuşatan yârdır, yarendir size.
Sıkı sıkı sarıp sarmalayın onları cam kafeste saklar gibi, kucak
açmasanız da kucaklar gibi. Sözleri değil gözleriyle konuşşun, yanında
olmasanız da yanındaymış gibi, var olsun, kırmasın gücenmesin diye
incitmemeye çalışşın, bırakın izin verin, hiç korkmadan, yüreğinizde yer
alsın. Ki hep var olsun, bitmesin, tükenmesin, eskimesin eskitmesin...
Şifa veren bir suyu tükenmesin diye azar azar içer gibi.Kırılıp
dağılmasından korktuğunuz kristal bir bardak gibi. En nadide kokulu
çiçeği koklayıp kurumasından çekinircesine, çıkarmayın hayatınızdan.
Her daim var olsunlar, her daim yanınızda olsunlar diye.
Konuşmasanız da sizi dinleyen, söylemeseniz de anlayan, gözleri ve dili
sizi konuşan, vermeseniz de karşılık beklemeyen, çıkarsız, saf ve duru
seven biri varsa hayatınızda en büyük servet sizin.
Hayata karşı dik durabilmek için böyle biri olsun her daim yaşamınızda.
Zira en güçlü insan; sevilen ve sevmesini , kadri ve kıymeti bilen ve bilinen insan...
Dostu bulmak maharet, dostun ta kendisi olabilmek en büyük başarı gerçekten...
.
ferkul
2 aralık2017
17:55