Der dururken, şimdi
"dışımız da alev alev.!.." "
Bu kadar kötülüğü anlamıyorum, anlamak da istemiyorum. Onca insan, onca can. Karıncasından, sineğine, börtü böcekten büyük baş küçük baş hayvanlarına, kuşlara, hele de serçelere, nasıl kıydınız?
"Olur mu ya, olur mu ? Bu kadar da 'kötü' olunur mu?" dedirten çok olay yaşadım elli üç yıllık hayatımda. Kötülüğün de çeşitleri varmış, gördüm. Azı-çoğu, eksiği-fazlası, damla kadarı, şelâlesi, yağmuru, tufanı. Bu, çok çok insafsızca. Kelime bulamıyorum.
Merhâmet, herkese lâzım. Şefkât de. 'İnsan' olmak, 'iyi' olabilmek, herkesin harcı değil, yaşadıkça görüyor ve ürküyorsun. O yüzden yalnızlaşmıyor muyuz? Kapılarımız bu nedenlerle dışarıya kapalı değil mi?
Şimdi kapılar da yanıyor
Bunca "kötülüğü", yapıp da nasıl yaşanır ki?
Nasıl yemek yenir, konuşulur, yüzüne nasıl bakarsın sevdiklerinin? Nasıl kaldırırsın başını, gökyüzüne? Sığınacak, el açıp dua edecek bir 'Rabbin', olur mu? Gözün yere düşmez mi, boşluğa takılmaz mı kelimelerin. Nasıl uyur, nasıl uyanırsın, nasıl ciğerin sızlamaz ki?
Kendine 'seni', nasıl savunursun?
Hangi gerekçe, 'seni' paklar, hangi mazaret seni 'senden' koruyabilir?
Anlamıyorum.
Anlamadım.
Anlamayacağım...
...................................................
ferkul
30 Temmuz 2021
11.17
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder