Dilin ucunda bildiğin ama sözlerini söyleyemediğin bir şarkı gibi. Söyleyince sanki büyüsü bozulacak, pembe bir düşten karabasana geçiverecekmiş, birdenbire herkesleşecekmiş hissi, çoğu zaman sevgileri dokunulmaz kılıyor, donuklaşıp uzaklaştırıyor, belki de bu yüzden kalabalıklaştıkça yalnızlaşıyoruz farkında olmadan.
Bazı
insanları uzaktan ama yürekten seversiniz, görünce, karşılaştığınız
zaman bile yüzünüzde istemsiz bir gülümseme kaplar baştan aşağı. Öyle
candan bir sevgidir ki bu,
zedelenmesin, kirlenmesin diye uzak durursunuz, sanki çatlamış bir camın
tuzla buz olmasından korkarak dokunmamaya çalışmak gibi.
Çok fazla kırılmışlığın, hayal kırıklığına uğramışlığın belki de hep yanılmış ve yaşamışlığın ağırlığı sanırım bu.
Söylemeden, konuşmadan, öylece uzaktan sevmek.
Herkes gibi olup hiç kimse gibi olmamak.
Sevgileri içimizde hapsetmek,
Herkes gibi olup hiç kimse gibi olmamak.
Sevgileri içimizde hapsetmek,
Belki de bu...
.
ferkul
Ekim2017
1 yorum:
Ellerinize kaleminize sağlık çok güzel yazmışsınız
Yorum Gönder