Bu Blogda Ara

28 Ekim 2019 Pazartesi

Sevmeyi bilmiyoruz



Gülü seviyorsunuz, ama târümar ediyorsunuz bahçeleri. Kokusunu çekerken içinize, dikeninden hoşnut değil elleriniz. Toprağa dokunmuyor, göğe bakmıyor gözleriniz. Aslında kimseyle konuşmuyor, kendinizden başkasına selam vermiyor diliniz. 

Ağacı seviyorsunuz ama kurutuyorsunuz dalında çiçekleri. Fidanlar kuru, sulamıyorsunuz! Kopuyor dalından bir bir yapraklar, tutunamıyorsunuz!

Kuşları seviyorsunuz, kırdınız kanatlarını. 

Ötmüyor hiç bir muhabbet kuşu kafesinde , kapalı bütün perdeleriniz, göremiyorsunuz.
Kanatsız kuşlar uçar mı? Anlamıyorsunuz...

Sevgiden ve sevmekten yana acıkmışsınız ama, sevmeyi bilmiyor kalpleriniz. Hep açık almaya elleriniz, vermeyi bilmiyorsunuz. 

Gülümsemekten ve günaydından yanasınız ama gülümsetecek ' an' lar yaratmıyorsunuz içinizde, dışınızda. Gün geçiyor, insanlar geçip gidiyor önünüzden, yanıbaşınızdan, arkada kalıyor yüzleri... Siz aynadakinden başkasını görmüyorsunuz.

Çayı iki şekerli içmeyi seviyorsunuz ama, ciğeri yakıyor sohbetleriniz.

Biz olmaktan söz ederken bile, hep 'ben' den geçiyor yollarınız.

Geceyi ve mehtabı kucaklarken kaydırdınız bütün yıldızları. Kayıp akşamlarınız da.

Yağmuru seviyorum diyorsunuz, kupkuru elbiseleriniz, bir damla yağmur görmemiş saçınız. Sağnak sağnak yağıyorsunuz ama, bir damlanız düşmüyor toprağa.



İsrafta yürekleriniz, iflâsta merhametiniz, , hoşgörünüz, tevâzunuz...



Samîmî değilsiniz.

Sevmeyi bilmiyoruz kardeşler, 



Yalan aşklarımız da.
.


ferkul

25ekim2019
23.25

Hiç yorum yok: