Hepsini çöpe attım.
Hüzünlerin, gelmişin, geçmişin, yukarıdan aşağıdan, yandan, sağdan soldan ve sırtından vuranları, gülümsemeyi bırak, gözyaşından başka bir şey veremeyen, acıyı ve kederi, yalan sevdâları, sahte gülüşleri. Ne varsa benden bildiğim, her şeyi.
Silbaştan yaşayacağım yarınları.
Silbaştan seveceğim, silbaştan çözeceğim gökyüzünü. Sil baştan sulayacağım pencere önü çiçeklerimi. Menekşenin kokusunu duyacağım, göreceğim kırmızı gülün rengini. Mavi bulutlara gülümseyeceğim, selâm göndereceğim kanadı kırık serçelere, yaralarını saracağız birlikte. Yemyeşil salkım söğüt dalından bir yaprak koparıp, denizin dalgasıyla köpürteceğim hayallerimi. Kaldırım taşlarını sondan başa doğru yeniden sayacağım. Yürüyeceğim dosdoğru, İLERİ !..
Gülümseyeceğim doğan güne.
Batan güneşe el sallayacağım.
Sil baştan yazacağım yazdıklarımı, şöyle bir beyaz kalemle, çizip. Sanki hiç yazılmamış gibi, bütün kitapları "yakacağım". Sonra hiç bir şey olmamış gibi, yeniden okuyacağım Ahmet Arifi, "ay karanlık" diyecek. Gözlerim, maviye bürünecek. Sakarya türküsüyle coşacak. Ümit Yaşar ile birlikte ağlayacağım. Oğuz Yılmaz " Ankara'nın bağları" derken, Ahmet Kaya, "direniyorum" , diyecek dağları inletir gibi. Sonra, "sev kardeşim" diyeceğim, "dünya sevince güzel".
Çaya methiyeler dökeceğim, kahvenin iki kişilik tahtına, tek kişilik köpükler ekleyeceğim.
Sil baştan, başlıyorum.
Haydi siz de, gelin...!
..............................
ferkul
30 temmuz 2023
12.00
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder