Bu Blogda Ara

19 Kasım 2023 Pazar

Hoşçakal....

 Hoşça kal, demiştim sana ya,

              hoş -ça -- kal. 

Yıktığın duvarların, yaktığın gemilerin, 

sert esen rüzgârların , 

                              suçusun!...


Bana ait değil, bu darmadağın, sefil ve yoksun kalabalık telâşlar. Bana ait değil, bu  soğuk ve sert esen rüzgâr.


Benim değil bu hüzün. 


Benim değil sere serpe uzanan çamurlu  yolların,  başı göğe ulaşan kuru ağaç dallarının teessüfü.  Benim değil  bu gam, benim değil söyleyip durduğum bu kasvetli sonbahar türküsü. Toza dumana karışmış cümlelerin, şiir diyemediğim nakaratların yükü. 


Benim değil bu dağ başı yalnızlığı.

Benim değil kara günlerin, yanık kokulu bu isli yüzü.


Senin!...


Haydi şimdi git, 

Götür düşlerimi de toplayıp yarınlardan. Bugünü ve şimdi'yi de , 

                   umutları da  çal.


Dostça kalamadın ama,  sen yine de,

                      hoş -ça  kal...


.........................................................................


ferkul 


1 Kasım 2022

21.05

Hiç yorum yok: